ASGARİ ÜCRET TEŞVİKİ MECLİSTE KABUL EDİLDİ
Önceki Sayfaya Geri dön
İŞTE ASGARİ ÜCRET TEŞVİKİNİN AYRINTILARI
31/5/2006 tarihli ve 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.“GEÇİCİ MADDE 68- (1) Bu Kanunun 4. Maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında haklarında uzun vadeli sigorta kolları hükümleri uygulanan sigortalıları çalıştıran işverenlerce;
2015 YILINDA GÜNLÜK 85 TL’YE KADAR BİLDİRİLENLER TEŞVİKTEN FAYDALANDIRILACAK
2015 yılının aynı ayına ilişkin Kuruma verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde prime esas günlük kazancı 85 TL ve altında bildirilen sigortalıların toplam prim ödeme gün sayısını geçmemek üzere, 2016 yılında cari aya ilişkin verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde bildirilen sigortalılara ilişkin toplam prim ödeme gün sayısının,
b) 2016 yılı içinde ilk defa bu Kanun kapsamına alınan işyerlerinden bildirilen sigortalılara ilişkin toplam prim ödeme gün sayısının, 2016 yılı Ocak ila Aralık ayları/dönemleri için günlük 3,33 TL ile çarpımı sonucu bulunacak tutar, bu işverenlerin Kuruma ödeyecekleri sigorta primlerinden mahsup edilir ve bu tutar Hazinece karşılanır.
MUVAZAALI İŞLEM YAPAN İŞYERİ TEŞVİKTEN FAYDALANAMAZ
Mevcut bir işletmenin kapatılarak değişik bir ad, unvan ya da bir iş birimi olarak açılması veya yönetim ve kontrolü elinde bulunduracak şekilde doğrudan veya dolaylı ortaklık ilişkisi bulunan şirketler arasında istihdamın kaydırılması, şahıs işletmelerinde işletme sahipliğinin değiştirilmesi gibi Hazine katkısından yararlanmak amacıyla muvazaalı işlem tesis ettiği anlaşılan veya sigortalıların prime esas kazançlarını 2016 yılı için eksik bildirdiği tespit edilen işyerlerinden Hazinece karşılanan tutar gecikme cezası ve gecikme zammıyla birlikte geri alınır ve bu işyerleri hakkında bu madde hükümleri uygulanmaz.
ARANILAN DİĞER ŞARTLAR
İşverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili 2016 yılına ilişkin olarak, aylık prim ve hizmet belgelerini yasal süresi içerisinde vermediği, sigorta primlerini yasal süresinde ödemediği, denetim ve kontrolle görevli memurlarca yapılan soruşturma ve incelemelerde çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği veya bildirilen sigortalının fiilen çalışmadığı durumlarının tespit edilmesi, Kuruma prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcu bulunması hallerinde bu maddenin birinci fıkrasının (b) bendine ilişkin hükümler (2016 yılı içinde ilk defa bu Kanun kapsamına alınan işyerlerinden bildirilen sigortalılara ilişkin toplam prim ödeme gün sayısının, 2016 yılı Ocak ila Aralık ayları/dönemleri için günlük 3,33 TL ile çarpımı sonucu bulunacak tutar, bu işverenlerin Kuruma ödeyecekleri sigorta primlerinden mahsup edilir ve bu tutar Hazinece karşılanır hükmü) uygulanmaz. Ancak Kuruma olan prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçlarını 21/7/1953 tarihli ve 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48. Maddesine göre tecil ve taksitlendiren işverenler bu tecil ve taksitlendirme devam ettiği sürece anılan fıkra hükmünden yararlandırılır.
Birinci fıkranın (a) bendinin uygulanmasında, bir önceki yılın aynı ayına ilişkin olarak aylık prim ve hizmet belgesi verilmemiş olması halinde bildirim yapılmış takip eden ilk aya ilişkin aylık prim ve hizmet belgesindeki bildirimler esas alınır. 2015 yılından önce bu Kanun kapsamına alınmış ancak 2015 yılında sigortalı çalıştırmamış işyerleri hakkında birinci fıkranın (b) bendi hükümleri uygulanır. Sigortalı ve işveren hisselerine ait sigorta primlerinin Devlet tarafından karşılandığı durumlarda işverenin ödeyeceği sigorta priminin Hazinece karşılanacak tutardan az olması halinde sadece sigorta prim borcu kadar mahsup işlemi yapılır.
YARI ZAMANLI ÇALIŞMA MECLİSTE
Çalışan kadınlara, ebeveynlere ve evlat edinenlere yeni haklar getiren yasa tasarısı TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda son şeklini alarak meclis genel kuruluna geldi. “Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”nda yer alan düzenlemelerin devlet memurlarını ilgilendiren maddeleri geçtiğimiz günlerde genel kurulda kabul edilerek yasalaşmıştı. Bu hafta içindeyse yukarıda belirtilen benzer hakların özel sektör işyerlerinde çalışan işçilere de uygulanmasını sağlayacak maddelerin görüşülmesi beklenmektedir.
YARI ZAMANLI TAM ÜCRETLE ÇALIŞMA
Tasarı kapsamında, çalışan kadınlara doğuma bağlı ilk çocukta 2 ay, ikinci çocukta 4 ay, üçüncü ve üzeri çocukta 6 ayyarı zamanlı ve tam ücretli çalışma hakkı tanınacak.Bu haktan, üç yaşından küçük bir çocuğu evlat edinen eşlerden biri veya evlat edinen çalışanlar da yaralanabilecekler. 4447 Sayılı yasaya eklenen ek madde ile bu yarım çalışılan sürelere ilişkin ücret ve SGK primlerinin İşsizlik Fonundan karşılanması sağlanacak. Çalışılan yarım günlere ilişkin yarım ücret ve SGK primleri ise işverence ödenecek.
Yarım gün çalışma ücretinden yararlanabilmesi için işçinin adına doğum veya evlat edinme tarihinden önceki son üç yılda en az 600 gün işsizlik sigortası primi bildirilmiş olması, İş Kanunu'nda belirtilen haftalık çalışma süresinin yarısı kadar fiilen çalışılması ve doğum veya evlat edinme sonrası analık hali izninin bittiği tarihten itibaren 30 gün içinde kuruma doğum ve evlat edinme sonrası yarım çalışma belgesi ile başvuruda bulunulması gerekecek. Doğum ve evlat edinme sonrası yarım çalışma ödeneğinin günlük miktarı, günlük asgari ücretin brüt tutarı kadar olacak Bu ücret damga vergisinden muaf olacak. Adı geçen ödenekten yararlanmak için yanıltıcı belge düzenleyen işverenlerden bu ödenek faiziyle geri alınacak.
ÇOÇUK OKUL ÇAĞINA GELENE KADAR YARIM GÜN ÇALIŞMA
Analık izni ve yarı zamanlı çalışma sonrasında çocuğun mecburi ilköğretim çağına gelmesine kadar ebeveynlerin İş Kanunu'nda düzenlenmiş olan kısmı süreli çalışma hakkı talepleri karşılanacak. Bu durum iş sözleşmesinin feshinde geçerli sebep oluşturmayacak. . Görüldüğü üzere bu yarı çalışma iznini anne veya babadan biri kullanabilecek. Aynı haktan üç yaşında küçük bir çocuğu evlat edinenler de yaralanacak. Eşlerden birinin çalışmıyor olması durumunda yarı çalışma talebinde bulunulamayacak.
KADININ KULLANAMADIĞI DOĞUM İZNİ BABAYA KULLANDIRILACAK
Doğumda veya doğum sonrasında annenin ölümü halinde, doğum sonrası kullanılamayan süreler babaya kullandırılacak.
EVLAT EDİNENE 8 HAFTA ANALIK İZNİ
Üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinen eşlerden birine veya evlat edinene çocuğun aileye fiilen teslim edildiği tarihten itibaren sekiz hafta analık hali izni kullandırılacak. Ayrıca mevcut yasada yer alan ve annelere isteği üzerine verilen doğum sonrası 6 aya kadar ücretsiz hakkı evlat edinenler içinde geçerli olacak. Önümüzdeki günlerde muhtemel bazı değişikliklerle geçmesi beklenen yasa ile ilgili gelişmeler konusunda sizleri bilgilendirmeye devam edeceğiz.
SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİMİ KALDIRILIYOR
2016 yılında bizleri bekleyen “Torba Yasa(lar) Silsilesi” içerisinde bir madde var ki emekli olup5510 Sayılı Kanun 4. Maddesinin (b) bendine tabi (Eski Bağ-Kur) sigortalı çalışanları ve işverenleri ilgilendiriyor.
SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİMİ
Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) belirli yaş, sigortalılık süresi ve prim ödeme gün sayısı şartını yerine getirip emeklilikve yaşlılık aylığı bağlanan sigortalıların yaşlılık aylığı kesilmeden hizmet akdine tabi çalışmaları halinde işverenlerinden, kendi nam ve hesabına tabi çalışmaları halinde kendilerinden alınan primdir.
HİZMET AKDİNE TABİ ÇALIŞMALARDA SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİMİ
Sigortalıların emeklilik sonrası çalışmaları, Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) kapsamında değerlendirilmektedir. Emeklilik sonrası belirtilen şartlarla çalışmaya başlayan sigortalıların prime esas kazançları üstünden, Sosyal Güvenlik Destekleme Primi kesintisi yapılmaktadır. Çalışanın prime esas kazanç toplamı dikkate alınarak gerçekleştirilen Sosyal Güvenlik Destekleme Primi kesintisi; %2’lik Kısa Vadeli Sigorta Kolları Primi İşveren Payı, %22,5 Sosyal Güvenlik Destek Primi İşveren Payı ve %7,5 Sosyal Güvenlik Destek Primi İşçi Payı olmak üzere toplam %32’dir.
KENDİ NAM VE HESABINA TABİ ÇALIŞMALARDA SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİMİ KALDIRILACAK
2008 yılı Ekim ayı başından sonra yaşlılık ve emeklilik aylığı bağlanıp (4/b) çalışması olanların aylıklarından 2008 yılında % 12, 2009 yılında % 13, 2010 yılında % 14 ve 2011 ila Temmuz 2015’ e kadar % 15 oranında, Temmuz 2015 sonrasında ise, yaşlılık ve emeklilik aylığı bağlanıp 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 4. Maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine tabi (4/b’ li ) çalışan sigortalıların ise; 6645 Sayılı İş Sağlığı Ve Güvenliği Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile %15’lik kesinti %10’a düşürülmüştü. Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile kendi nam ve hesabına tabi çalışanların aylıklarından yapılan %10’luk kesinti tamamen kaldırılacak.Kesintinin kaldırılması sonrasında emekli aylıklarında artış sağlanmış olacak.
KIDEM TAZMINATI DEĞIŞIKLIĞI GÜNDEMDE
Hükümet, işveren, işçi kesiminin yer aldığı Üçlü Danışma Kurulu yeni "kıdem tazminatı modeli" için toplanıyor. Hükümet, kıdem tazminatı konusunda kamuoyu araştırmaları ile toplumun nabzını tutacak, modele bakışını analiz edecek. Akademisyenler, sivil örgütler başta olmak üzere farklı kesimlerin de görüşü alınacak. Kamuoyunun çekincelerini gidermek için öncelikle çalışmakta olanların kıdem hakkına hiçbir şekilde dokunulmayacağı garantisi verilecek. İşsizlik Fonu gibi ortak hesap olmayacak, bir gün çalışsa bile primler herkesin şahsi hesabına yatacak. Bireysel hesaba dayalı bir sistem öngörülüyor. Hükümet, kıdem tazminatıyla ilgili çalışmayı üç aylık takvime bağladı. Hükümetin, yürüttüğü çalışmada "Kıdem Tazminatı Fonu" oluşturulması öneriliyor. Büyük şirketler, kurumsal işyerleri maliyetlerin planlanması açısından fona destek veriyor. Ancak küçük işletmeler fonun maliyetleri artıracağını öne sürüyor. Toplu paranın işverenden alınarak Fon'a devredilmesi, biriken tazminatın işçiye ödenmesi de seçenekler arasında yer alıyor. Bakanlığın önceki dönemde yürüttüğü çalışmada "Kıdem Tazminatı Fonu" kurulması öngörülüyor. Buna göre fonla işçinin hesabında tazminatın birikmesi, belirlenen süre sonunda da "işten çıkarma nedenine bağlı olmadan" bu tutarın işçiye ödenmesi planlanıyor. İşçi kesimi bir yıllık çalışma karşılığında 30 günlük brüt ücret tutarında kıdem tazminatı hakkının sürmesini istiyor. İşveren ile fona dönüşme konusunda görüş ayrılıkları bulunuyor.